Tekirdağ‘da özel çocuklarının sosyal hayattan kopmamaları için mücadele eden anneler, evlatlarının spor kurslarında sosyalleşmesiyle mutlu oluyor.
Anne Dilek Asutay, Melek Güngör ve Fulya Özahioğlu, otizm tanısı konulan çocuklarının sosyal hayattan kopmaması için mücadele etmeye başladı.
Doktorların tavsiyesiyle anneler, çocuklarını çeşitli kurslara ve eğitimlere götürdü.
Özel çocuklarının kurslarda mutlu olduğunu gören anneler, daha fazla sportif faaliyetlere katılmaya başladı.
Asutay, Güngör ve Özahioğlu, haftanın 3 günü Süleymanpaşa Belediyesince düzenlenen basketbol, tenis ve yüzme kurslarına çocuklarını getirerek eğlenceli vakit geçirmelerini sağlıyor.
Kurslarda sosyalleşerek, özgüven kazanan çocuklar annelerini de sevindiriyor.
Anne Dilek Asutay, AA muhabirine, hayattaki bütün mücadelesinin 12 yaşındaki otizmli oğlu Yiğit Bora Asutay için olduğunu söyledi.
Özel çocukların her zaman ilgiye ihtiyacı olduğunu aktaran Asutay, “Yiğit’le hayatın her şeyini öğrendim. Çocuğum için çok şey yaptım. Tanı konulduktan sonra özel eğitime başladık. Eğitimin ardından spor aktivitelerine başladık. Yüzme, tenis, basketbol gibi etkinliklere götürerek çocuğumun sosyalleşmesi için gayret ettim. Toplumda zaman zaman dışlansak bile ben her seferinde geri çekilmek yerine çocuğumu toplum içine sokmaya çalıştım.” dedi.
Asutay, özel çocuk annesi olmanın zorluğuna işaret ederek, her zaman özel bireylerin de toplumda olması gerektiğini göstermek için mücadeleye devam edeceğini dile getirdi.
Çocuğu için her zaman güçlü olması gerektiğini belirten Asutay, “Çocuğum için yılmadan mücadele etmeye devam edeceğim. Birçok aile çocuğundan değil çevreden etkilendiği için çocuklarını evlere kapatıyor. İnsanlardan, onların da yarın çocukları için mücadele etmek zorunda kalabileceklerini düşünmelerini isterim. Herkesin duyarlı ve merhametli olmasını istiyoruz.” diye konuştu.
Anne Melek Güngör, 17 yaşındaki oğlu Ege Güngör’e 6 yaşında otizm teşhisi konulduğunu aktardı.
Oğluyla zaman zaman zorluklar yaşadıklarını dile getiren Güngör, “Eğitim alıyoruz, kurslara katılıyoruz. Bunların çok katkısı oluyor. Spora gelince sosyalleşiyor. Spor onların bedensel ve zihinsel anlamda gelişimini sağlıyor. Toplum içine girdiklerinde daha etkin olabiliyorlar. Spor faaliyetlerinin özel çocuklar için kesinlikle olması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Anne Fulya Özahioğlu da 13 yaşındaki otizmli oğlu Ali’ye 2,5 yaşında teşhis konulmasıyla mücadelelerinin başladığını söyledi.
Etkinlik ve eğitimlerin içinde olarak çocuğunun aktif olmasını sağlamaya çalıştığını belirten Özahioğlu, “İstanbul’da da uzun süre eğitimler aldık. Sporun bize çok faydası oluyor. Çocuğun kendi bedenini tanıması açısından spor önemli. Çocuklar kendi bedenini tanıyınca dışarı daha güzel adapte oluyorlar ve öğrenme süreci daha hızlı oluyor. Yıllardır spor içerinde yer alarak çocuklarımız için çabalıyoruz.” diye konuştu.
Süleymanpaşa Belediyesi Spor Koordinatörü Serdar Koç ise 2 yıldır özel çocuklara yönelik kurslar verdiklerini belirtti.
Kurslara katılamayan çocuklar için de aileleriyle çeşitli aktiviteler düzenlediklerini ifade eden Koç, “Sporla çocuklar neler yapabileceklerini öğreniyorlar. Özgüvenleri artınca çocuklar bir şeyleri başarabileceklerini görüyor.” değerlendirmesinde bulundu.